Film, Sergei Kravinoff’un gençlik yıllarına odaklanır. Babası Nikolai Kravinoff (Russell Crowe) acımasız ve otoriter bir gangsterdir. Sergei'nin karakterindeki derin çatışma ve avcılığa olan saplantısı, babasıyla arasındaki zehirli ilişkiden doğar. Nikolai’nin baskıları ve şiddet dolu yöntemleri, Sergei'yi bir intikam yolculuğuna sürükler. Bu yolculuk sırasında Sergei, sadece dünyanın en tehlikeli avcısı olmakla kalmaz, aynı zamanda insanlardan korkulan bir figüre dönüşür. Kraven, avcılık tutkusunu sadece hayvanlarla sınırlı tutmaz; bu takıntısı zamanla büyüyerek daha büyük hedeflere yönelir. Öykü, avlanmanın anlamını ve Kraven’in insanlık ile vahşilik arasında sıkışmış dünyasını gözler önüne serer. Onun yolculuğu, hem fiziksel hem de psikolojik mücadelelerle doludur. Film ayrıca Kraven’in hayvanlarla olan bağlantısını ve çevreye duyduğu saygıyı işleyerek, onun sadece bir avcı değil, aynı zamanda doğanın bir parçası olduğunu vurgular.

Daha 17 yaşındaki Asha'nın zekâsı ve sevdiklerine olan derin bağlılığı, onu Rosas adlı krallıkta benzersiz kılan özellikleridir. Rosas belki de daha önce hiç karşılaşmadığınız türden bir krallıktır. Bir gün, çaresiz bir durumda, yıldızlara yönelir ve bu dokunaklı anında, kozmik bir güç tarafından yanıt bulur Asha. Ona yanıt veren kişi ise Star’dır. Bu küçük enerji topuyla birlikte Asha, sadece büyük bir düşmanla değil, aynı zamanda kişisel azmi ve yıldızların büyüsüyle nasıl harikalar yaratabileceğini keşfeder. Birlikte, güçlü bir kararlılıkla, yıldızların rehberliğinde bir serüvene atılırlar.